OrtaÇağ RPG
Ortaçağ Monarşisinin Bambaşka Dünyasına Göç Etmeye Ne Dersin? Fatastik dünyanın kapılarını senin için ortaçağ ile birleştirdik! Hemen üye ol ve bu büyülü dünyaya yanaş...
OrtaÇağ RPG
Ortaçağ Monarşisinin Bambaşka Dünyasına Göç Etmeye Ne Dersin? Fatastik dünyanın kapılarını senin için ortaçağ ile birleştirdik! Hemen üye ol ve bu büyülü dünyaya yanaş...
OrtaÇağ RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Ortaçağın bağrından kopmuş, engizisyondan büyücülere kadar herşeyin olduğu hayal gücünün sınır tanımadığı Role Playing portalı!
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Silas Boia

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Silas Boia
Leon Örgütü Başkanı/Vampir
Silas Boia


Mesaj Sayısı : 11
Kayıt tarihi : 18/12/09

Karakter Sayfası
Karakterin Adı: Silas Boia
Bağlı Bulunduğu Krallık: Papalık Krallığı
Uyruğu:

Silas Boia Empty
MesajKonu: Silas Boia   Silas Boia Icon_minitimePaz Ekim 10, 2010 2:09 pm

Ad-Soyad:Silas Boia

Yaş:bilinmiyor

Irk:Vampir

Uyruk:İskandinavya

Bağlı Bulunduğu Krallık:Papalık(italya)

Sosyal Sınfı:Leon örgütü başkanı

Silahı:Silah kullanmıyor


-Fiziksel ÖzeLLikLeri-

Fiziksel açıdan kendisini gören sadece bir kişi vardır. O da papadır.
Uzun siyah saçları vardır ancak mütemadiyen Leon örgütünün amaçları için giymek zorunda olduğu pelerin nedeniyle pek gözükmezler. Teni son derece beyaz ve pürüzsüzdür. Açık mavi durgun bakan gözleri infaz edeceği kişinin, pelerinin altından parlarken gördüğü son şeydir.Şekilli ve soluk tenin aksine kırmızı dudakları vardır. Boyu 1.75 civarlarındadır ve zarif ince bir bedene sahiptir.


-Kişisel ÖzellikLeri-
Yalan atmaz ancak oldukça kurnazdır. Kendisine yalan atılmasından hiç hoşlanmaz ve yalanın kokusunu alır denilebilecek kadar dikkatlidir bu konuda. Donuk mavi gözleri ölümün durgun bakışlarıyla karşıdakinin bedenine titremeler yayarken bir yandan güzelliğiyle derinlerde herkesten çok daha şey kaybetmiş olmanın kurgunlığını taşır. Bir duygusuz kadar durgun gözükür. Gereksiz şeyler söylemez özellikle duygu içerek sözcükler kullandığını şuan yaşayan insanlar görmüş değildir. İşi olmayan insanlarla ilgilenmez ve Leon örgütüne verdiği sözden ve yaptığı anlaşmayla bağlı olduğundan dolayı işi olmayan insanlarla ne konuşur nede onları öldürmeye kalkar. Duygu içeren hiçbir davranışta bulunmaz. Önceki yıllarının intikam için öldürmek yerine şimdi en büyük intikamı için katlanmayı seçtiği yoldur.

-Özgeçmişi-
Ortaçağın başlarında henüz bir vampir olarakta gençken vampirler arasında dikkat çekici bir güzellik ve güçle süslenmiş gibiydi. Bir şekilde doğduğu ve hızlı bir büyüme sürecinden sonra seçtiği yalnız yaşamdan şaşmasına neden olan adamla karşılaştı birgün. Kendisiyle sonsuz bir ömür paylaşmak isteyen birçok vampir olmasına karşın seçtiği kalp bir insana aitti. O zamanlar insanlardan nefret etmesi için bir sebebi yoktu. Ve diğer insanlarınkinden daha güçlü bir kalbe sahip olduğunu gözlerinden görmüştü bu adamın.Bir şovalye olmalıydı belliki. Hafif yaralıydı belki bir düşmanla savaşmış belki de bir ava çıkmışken yaralanmıştı ancak karşılaşmalarını sağlayan şey kanında havaya akan enfes kokunun dışında Silas ı oraya çeken çekiciliği olmuştu.Üstündeki zırh parçalanmış bol gömleği yırtılmış olan yakışıklı adamın yanına yaklaşması ile o an kendisine eş olarak istemişti o da kendisini severse. Ve genç adamda ilk görüşte insan olmadığını anladığı bu kıza aşık olmuştu... Pek uzun sürmeyen acınası bir umutun bekleyişinde evlenecekleri ve eşini vampir yapacağı gün geldiğinde aynı anda solup gitmiştide. Genç adamın köylüsü bulundukları bölge itibariyle vikingtiler ve onlar için insan olmayan canavarlar öldürülmeliydiler. Adamın sırrını tuttuğu eski püskü bir günlükten öğrenen genç bir kız bunu bütün köylüye yaymıştı ve o zaman Silas ın infaz kararı verilmişti onlar tarafından. Ellerinde kocaman meşaleler ve çeşitli öldürmeye yarayacak araç gereçle kadın erkek herkes ormanın derinliklerine,buz gölünün bilinmeyen köşelerine koyulmuşlardı Silas ı bulabilmek için. Silas ise bulunmayı beklercesine karların üstüne oturmuştu gölün kenarında. uzun siyah saçları beyaz karın üzerinde parıldıyordu parmağını buz gibi suyun içinde gezdirirken. Kabullenilmediği bir hayatı yaşamamayı seçmişti bile sevdiği kişiyi kendisi için gelmemiş görünce. Vazgeçtiğini düşünüyordu çünkü incinse bunu hissederdi mutlaka... Bakalım alınması kolay olmayan canı şu savaşçı vikingler alabilecekmiydi.O an isterdi olabilmesini...
Ancak aldığı kokuyla kendisinden başka istenmeyen biri olduğunu da farketmişti ve ölmeyi kabullenen incinmiş bir dişi vampirin, insanlardan çok daha yoğun duygulara sahip olduğunun en belirgin ve son göstergesi olmuştu... Sevgilisini öldürmüşler ve vücudundaki neredeyse bütün kanın yoğun kokusu serin karlara yayılmıştı bile kırmızı gözyaşları edasıyla... O köyün haritadan tamamen siliniş günü olmuştu o gün ve de italyadan papalık elçisi olarak gelmiş Alexander Sextus ile karşılaşmasının. Sextus tamamen tesadüfen geçmekte olduğu bölgeden köylünün nefret dolu hareketlerini görmüş ve merakına yenik düşüp takip etmişti arabası ve yanındaki adamları geride bırakarak.Tanık olduğu anlar gerçek Silasın gerçek kalbine tanık olduğu ilk ve son andı. Buz gölüne şelale gibi akan köylünün kanı kırmızı beyaz bir görüntü oluşturmuştu. Bu bir insanın bile burnunu kaşındıracak kadar yoğun kan kokusu Silas ın durgunlaşmış mavi gözleri onun aklına dileğinin gerçekleşeceği planı getirmişti. Güzel kadına yaklaştı ve elinde taşıdığı pelerini onun omuzlarına attı ve başlığı başına örttü Silas'ın. Silas ı pelerinsiz gören son kişiydi çünkü gören herkes ölmüştü çoktan... Bir anlaşma yaptılar... Silas ın bu katliamını kimseye söylemeyecek ve böylece anlaşmaları bittiğinde silas sakin bir hayata kavuşabilecekti insanlardan uzak olarak... Ve karşılığında Silas Alexander ile italyaya dönecekti ve onun papa olması için rakipleri saf dışı bırakacak ardından o ölene kadar kurulacak Leon örgütü adlı gizli birliğin başı olarak ona infazcı olarak hizmet edicekti... Silas bu adamdan kesinlikle nefret ediyordu ancak verdiği sözü tutacak ve kalbini huzura kavuşturmak için bu kan dolu yola katlanacaktı. Alexander Sextus papa olduktan sonra Leon örgütü kuruldu ve tarihe efsane olmuş 3 vampir Silas ve diğer iki vampir leon örgütünün baş infazcıları olarak papa ile anlaşma yaptılar... Elbette onun öleceği güne kadar...
Örgütte bulunan insanlar dahi bu kişilerin vampir olduğundan habersizdi ve yüzlerini dahi görmemişlerdi. Karanlık bir pelerinin altından parlayan durgun mavi gözleriyle tanınıyordu Silas ve de insanın kalbine işleyen hoş sesiyle. Bir azrail ya da bir güven kaynağı olarak....


-Sevdikleri-
Sessizlik
Karanlık
Sakinlik
Nefret ederek hizmet ettiği kiliseye gidip müzik dinlemek(boşken)
Papa Alexsander sextus un yaklaşmakta olan ölüm gününü düşünmek...

-Sevmedikleri-

İnsanlar(kin beslemez durduk yere ancak ilişki kurmayı tercih etmez)
Değiştirmek için herşeyi verebileceği geçmiş
acınası bir umuta bulanmış bir gün için papaya hizmet etmek
vs vs



***


LEJANT [İlişki Kartı]

Alexander Sextus: Verdiğim söz dışında tek bir bağlılığım yok bu ihtiyar ve birazda düzenbaz adama... Ne kilise ne de katolikler umrumda bile değil. O ölene kadar Leon örgütü başkanı olarak ölmesini dilediği kişileri infaz edeceğim...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Silas Boia
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
OrtaÇağ RPG :: RPG'ye Dair :: Portre :: Lejant-
Buraya geçin: